danışıksız bir dövüş bu, barışıksız bir seviş
bin sevişlerden ırak heyecanlar, bu kaçıncı veya son durak
bırak artık yakamızı uslu sandığımız gerçekler
niceler bilecekler nice zaman sonra karanlıktayız
ayaktayız içimiz bir hoş, alışıksız bir dönüş ne de güzel olur elbet
hayli oldu sandık, öldü sandık siyahlar lakin bu burukluğun mavisi
yeisi görüyorum sözlerinde, yenisi olmak isterdim oysa, bunda görmüyorum bir beis
yağız umutlar gömüyorum, gözlerinden dönmüyorum ben, oysa ne büyük acı
tacın elimde buna engel olamam, duramıyorum karanlıkta, yüreğimin en üstünde yerin
derin derin düşünmeliydik, görmeliydin gözlerimde ne güzeldir ellerin
yine savuruyorsun tüm senliğini üzerime, altında eziliyorum bu mağlup bir savaşçı
bu mahcup bir yoksul, biraz çekincesi mağrur, fazlaca sen fakiri
düşüncen elinin kiri, melûl olması tabiatından, hayalinden endişeli
bu derde düşeli ne de ferahtır, saray bahçesinde bekleşmeleri yalınayaklı
gelinli duvaklı nisanlar kiraladım deme öyle, elimde yoklukların birikti
15.10/00.37/S.