3 Temmuz 2015 Cuma

şen şakrak konuşmalarıyla mavi kuşların
başladı
tüm bu kaçınılmaz aydınlık ve sıradan insanların grileşmesi
rüzgar kaldırdı peçesini gözlerinden gecenin
usulca sıyırdı yorgunluğunu
tuttu
öptü varoluşundan
sonsuzun ardını düşünüyor parmaklarının ucunda
denizler salya akıtıyor
bir düş olsa da peşinden koştursam emeklemeyi bilmeksizin daha
ay kamaştı semada bir fenalıktır gidiyor dediler
yalan
billahi yalan diye bağırıyor duymuyor musunuz
daha ne kadar solumalıyız aynı nefesleri
daha ne kadar serpiştirmeliyiz martıları bulutların üzerlerine
daha ne kadar ne varsa işte bakın
burada tam da bakışlarımı yüzdürdüğüm yerdeler

(gözlerin burada)
doğusunda kaybolan hazineler efsunlar diyarında
batısı bir rönesans tablosu yükselmekte bir ustanın fırçasında
bakın ellerimdeler

(ellerin burada)
bakın bakın bitmek nedir bilmeyen dizeler
bakın yavrusunu doyuran bir öter ardıç kuşu

(sen burada)