densiz lakırdıların kirli sofrası kurulu bir istanbul sokağına
deniz kırmızısı ağaç mavisi eteğini sürümekte gökyüzünü ellerine dolduran kadın
dur durak nedir bilmez gözlerinden uçurtmalar dökülmekte
istemezdim hiç elleri boyansın rüzgarlarla
bir hikaye kitabında yürüsek onca tükenmez yolları