20 Aralık 2015 Pazar

ah benim nazlı sevdiğim
şu durmaksızın çağlayan yalnızlığa da ne demeli
bin kez söylesek bir kez işitmez kimsecikler
şimdilerde kimi kimsesi olmayan umutlar peşindeyim

artık ne yazsak defterlere
kalemimiz bittiğiyle
gönlümüz yorulduğuyla

koşsak varamıyoruz eski şarkılardaki gibi
varsak olamıyoruz bir ölümlü gibi kedersiz

ne sen anlayabiliyorsun
ne ben konuşabiliyorum rüzgarlara
çıkışı olmayan bir tüneldeyiz tüm
varlığın yankılanıyor çevremde
zihnimi kavuruyor tüm güzellikler
yağmurlar yıkıyor güneşleri çoğu zaman
çoğu zaman üşümek gibi bir şey
bir adıkonulmazlıktır gidiyor her yerde
kulağımda enstrümansız şehrin melodileriyle