işte
beyaz
bir
gelincik
seyreyliyorum
dayanmak güç böyle zor bir zarafete
aman dilerim, diledim ve işte
dünyalar tutuşturuyor elleriyle
ellerime
bir bahar gibi yükselmekte boynu
göğsünden
neden
neden
neden tüm dirayetimi kırmakta bir çocuğun elinde
salınan
bu et ve kemikten olma hazine
bu bulutsuz bir gökyüzü, yağmursuz ve
sudan ince
uzuyor ve uzanıyor zamansız bir zaman
mekandan öte bir yer, hayli derin,
hayli çekingenim
ve
düşünce
dur
durak
bildi.
felaketler çoğalıyor tenimde, her şey
üst üste geliyor, bir gelinciğin
nefesinde
eziliyorum
bembeyaz
elma bahçeleri, elma ve cadı, kırmızı
ve elma, beyaz ve güzel, güzel ve güzel
kulübeler, saraylar, ve harikalar
diyarı falan
daha çok güzel, sadece güzel, sadece
iyi
bir masal ancak bu kadar güzel
yazılabilirdi!
bir masal ancak bu kadar güzel
yaşanabilir
bir masal ancak bu kadar ve bu ancak
bir masal olabilir
nefes nefese gelincik, gelin
gelincik, gel gelincik beyaz nefesinle
dur
ve
sakın çözme bu ipleri
geleceği sakladığım ellerimden
bak ve değiştirme yüzüne
bulaşmış gülümsemeyi
dinle ve dinle ve dinle ne
soğuk ne sıcak olabilir bu varlığım
sen
karşımda
arz-ı endam
ben
akarsularda
kirleniyorum
ben
nefesinde
eziliyorum
bembeyaz